1. hepsiburada
  2. Kitaplar Filmler Müzikler
  3. Kitaplar
  4. Edebiyat Kitapları
  5. Roman Kitapları
  6. Genel Konular Kitapları

Atsız Edebi Eserler Seti 1 / 6 Kitap - Hüseyin Nihal Atsız

Atsız Edebi Eserler Seti 1 / 6 Kitap - Hüseyin Nihal Atsız
Mağaza: hepsiburada
Son Fiyatı: 1000.00 TL

Benzer Ürünler

Satıcıdan aynı kategoride diğer ürünler

Tümü

Ürün bilgileri

Bozkurtlar BOZKURTLAR, Ateş çocuk dergisinin 7 Ocak 1937’de çıkan 7. sayısından, 29 ve 30. sayılar haricinde, 40. sayısına kadar tefrika edilip kitap olarak yayınlanacağı 1946’ya dek yarım kalan Bozkurtların Ölümü ve onun devamı olarak 1949’da yayınlanan Bozkurtlar Diriliyor’un, Ötüken Neşriyat tarafından 1973’te büyük yazarının lütufkâr müsaadeleriyle birleştirilip neşredilen ilk baskısında aldığı yeni ismidir. Birinci Gök Türk Kağanlığı’nın çöküşü ve Kür Şad önderliğindeki 40 Türk bahadırının canları pahasına esarete başkaldırarak bağımsızlık ateşini yakmalarının, onların unutulmaz ihtilal girişiminden elli yıl sonra, Kutluk Şad liderliğindeki Türklerin İkinci Gök Türk Kağanlığı’nın kurt başlı sancağını yeniden yükseltmelerinin temiz ve ince işlenmiş destansı bir dille anlatıldığı bu büyük Türk romanı, yazarı hayattayken klasikleşmiş ve pek çok nesli millî gurur ve şuur yoluna sevk ederek ölümsüzleşmiştir. Bozkurtlar, okuyucularını asırlar öncesine, ata yurtlarını yoğuran eski tasa ve kıvançların, zafer ve yenilgilerin; bozkırda şekillenen eski Türk yaşayış ve töresinin, ahlâk ve erdemlerinin yüceltildiği ülküleştirilmiş bir kahramanlık diyarına taşır. Bu iklimin havasını soluyacak Türk çocukları, karşılarında, atalarının göz alıcı bir aydınlıkta parıldayan faziletli hayat sahnelerini bulacaklardır. Ruh Adam «RUH ADAM», Türk edebiyatında pek alışılmamış çeşitte bir romandır. Müellifin tarihî romanlarını okumuş olanlar, tarihî bir roman gibi başlayan bu eserin öyle olmadığını görecek, sayfalar ilerledikçe kendilerini aşırı bir sembolizmin içinde bulacaklardır. Bir tarih çeşnisinin de yer aldığı roman, yaşamanın gayesini yalnızca askerlikte bulan bir subayın hayatıdır. Tabiatüstü olaylarla anlatılan bir hayat hikâyesinin, dikkatle bakıldığı zaman, gerçeklerin sembollerle çerçevelenmiş ifadesinden başka bir şey olmadığı görülecektir. «Ruh Adam», kendi nefsi ile mücadele eden bir insanın macerasıdır. Edebî-ruhî tahlilini yapanlar, eserin hakikaten bir roman mı, yoksa yaşanmış bir hayat mı olduğunu kestirmekte hayli tereddüde düşeceklerdir. Deli Kurt «Deli Kurt», Osmanlı tarihinde Yıldırım Bayazıd'dan sonra «Şehzadeler Kavgası» diye anılan devrin tarihî bir romanıdır. Bir bakıma göre de «Bozkurtlar»da başlayan Orta Asya'daki hayat kavgasının yeni vatan Anadolu'da devamıdır. Şehzadeler arasında süren ve tafsilâtı henüz yeterince aydınlanmamış bulunan çarpışmada Yıldırım'ın oğulları hayat ve taht mücadelesinin hem kahramanca, hem şairane, hem de sefîhane bir örneğini vermişler ve birbiri ardınca hayata veda ederek meydanı içlerinden birisine bırakmışlardır. Bunlar arasında en talihsizi ve hayatı en az bilineni İsa Çelebi'dir. Deli Kurt, İsa Çelebi'nin meçhul bir oğlunun dramıdır. Bu dram daha sonraki asırlarda daha büyük bir şiddetle sürüp gidecek ve yüzlerce şehzadenin hayatına mal olacaktır. Romanda görülen parlak bakışlı, gözlerine bakılamayan kız, hayalî bir tip değildir. Zamanımızda Muğla köylerinden birinde böyle bir kız yaşamıştır ve belki de hâlâ yaşamaktadır. Roman yazarı, bu parlak ve büyülü bakışları beş yüz yıl öncesine götürmekle esere çeşni vermekten başka bir şey yapmamıştır. Yolların Sonu Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize. Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden İtler bile gülecek kimsesizliğimize. Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların... Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda. Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların Yalnız bir hâtırası kaldı artık yanımda. Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz; Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağı’na. Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin Değişilir topu da bir sokak kaltağına. Dalkavuklar Gecesi / Z Vitamini Dalkavuklar Gecesi (1941) ve Z Vitamini (1959), yazarın yaşadığı devri, o devirdeki yetkilileri -birincisinde antik çağda muhayyel bir devlete taşıyarak, ötekinde kendi zamanından 50 yıl sonrasına taşıyarak- hicvettiği iki kısa satirik/allegorik romandır. Şahıslarının çoğu o dönemdeki kişilerdir ve müthiş bir tenkit salvosuna tutulmuşlardır. Bu iki kısa romanın önemi, “Millî Şef”lik devri ve tek parti diktatoryasının hüküm sürdüğü, ülkede kimsenin gıkını çıkaramadığı yıllarda, devrin ricalini hedef alması ve amansızca eleştirmesidir. Muhtevasındaki tenkitlerin dozu biraz fazla kaçmış veya insafsızca görünse de bu romanların o devirde yazılmış olması başlıbaşına bir yiğitliktir ve Atsız Hoca'nın tavizsiz kişiliğinin belgesidir. Biz de bir yiğitlik belgesi olduğu için yayınlıyoruz. Atsız Hikayeler Hikâye, Atsız’ın sanatında en az yer bulan bölümdür. Hikâyeler’in ilk baskısında Atsız’ın bilinen beş hikâyesi yer almıştı. Bu ilk toplu neşirden sonra bibliyografyalarına da girmemiş olan ilk hikâyesi tespit edildi: “Hasan Dayı”. Bu hikâye, Cumhuriyet gazetesinin 4 Ağustos 1925 tarihli 444. sayısında “İstiklâl Harbi” konulu bir “edebî müsabaka” düzenlediğini ilan etmesi üzerine gazeteye gönderilmiş ve gazetenin 12 Aralık 1925 tarihli 573. sayısında neşredilmiştir. 2. baskıda, o hikâyeyi de yeni harflere çevirerek kitaba dahil ettik. Kalan hikâyelerin dördü ilk olarak 1931 yılında Atsız Mecmua’da, sonuncusu ise yine ilk defa 1941’de Bozkurt dergisinde yayımlanmıştır. *** Teşhis (kişileştirme) sanatının kullanılmasına varacak derecede tabiata ve tabiat unsurlarına yer verilmesi, Atsız’ın bütün hikâyelerinin ortak tarafını teşkil eder. Özellikle Ay ve fırtınanın Atsız’ın edebî eserlerinde özel ve ağırlıklı bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ben hikâyeleri defalarca okudum. Her okuyuşumda farklı bir taraf buldum ve farklı bir tat aldım. Okuyucuların da Atsız’ın ilk kalem denemeleri olan hikâyeleri farklı tarzda değerlendirecekleri muhakkaktır. Fakat ne olursa olsun bütün hikâyelerde Atsız vardır. Ahmet Bican Ercilasun

Fiyat Geçmişi